5 Ağustos 2014

Dallas Buyers Club

3 Mart 2014’ te O en iyi erkek oyuncu film ödülünü alan film 1992 yılında gazeteci Bill Minutaglio'nun Dallas Morning News Gazetesi'nde yer alan haberine istinaden Ron Woodroof'un gerçek hayat hikayesi üzerine kurgulanmıştır 1986 yılında Dallas'ta HIV enfeksiyonu sonrasında AIDS'e yakalanan Ron Woodroof, 1992'ye kadar kendisi ve kendisi gibi kişilerin yaşayabilmesi konusunda çalıştı. Teşhis sonrası 30 günlük bir hayat biçilen Woodroof, ABD'de onaylanmış tek ilaç olan AZT'yi almaya başladı. 

Ancak bu ilaç onu neredeyse öldürüyordu. Daha sonra, hayatta kalabilmek için dünyanın başka yerlerinden ilaç kaçakçılığına başladı. Bu durum o zamanlar (ve hala) kanunsuzdu. Doktoru Eve Saks (Garner)'ın ve hasta arkadaşları Rayon'un yardımları ile hep birlikte Dallas Buyers Club'ı (Dallas Satınalma Klübü'nü) kurdular. Bu yolla diğer hastalara ilaç temin etmekteydiler. Klubün faaliyetleri, hasta sayısı ve üyesi açısından gittikçe büyümekte iken Amerikan İlaç ve Besin Yönetimi'nce keşfedildi ve bu durum sonucunda Ron kendisini büyük bir savaşın içinde bularak 1992 yılında öldü.

Filmdeki performansıyla En İyi Erkek Oyuncu ödülüne ulaşan McConaughey’nin yaptığı Oscar teşekkür konuşmasında, özellikle sosyal medyada, gözle görülür bir tepki çekti. Filmde HIV+ tanısı konan bir adamı canlandıran aktörün, uzun uzadıya Tanrı’ya teşekkür ettiği bu iki dakikanın bir köşesine bile AIDS salgınında hayatını kaybedenleri sıkıştırmamasına sinirlenenlerin sayısı az değildi.



Haksız bir eleştiri sayılmaz ama “Sınırsızlar Kulübü”nün bu açıdan yeterli duyarlılığa sahip olduğunu iddia edebilir miyiz ki? Yıllarca ağırlıklı olarak romantik komedilerde rol alan McConaughey’nin, dramatik açıdan daha girift rollere kayarak kariyerini yeniden inşa etmesi son iki yıldır Hollywood’un ve magazin basınının en sevdiği konulardan. Hatta geçen yıl “Magic Mike” ile Oscar’a aday olamadığında bile “Nasılsa önümüzdeki yıl ‘Sınırsızlar Kulübü’ ile kazanacak” deniyordu. Henüz filmi izleyen yoktu ama McConaughey’nin rolü için 21 kilo zayıflaması bu erken tahmin için yeterliydi. Jared Leto da yıllarca yeterince ciddiye alınmayan bir aktör olarak kalmış, en nihayetinde kendini müziğe adayarak sinemaya ara vermişti. 5 yıl sonra “Sınırsızlar Kulübü”yle tekrar kamera karşısına geçtiğinde bir transı canlandırıyordu ve o da az buz değil, 14 kilo zayıflamıştı. 


Özellikle Amerika’da pek beğenilen “Sınırsızlar Kulübü” de tipik bir başarı öyküsü. Gerçek olaylardan esinlenen bu filmde, AIDS olduğunu ve sadece 30 gün ömrü kaldığını öğrenen kumarbaz rodeocu Ron Woodroof’ın, illegal yollarla ulaştığı ilaçlar sayesinde 7 yıl daha yaşamasını ve bu ilaçları diğer hastalara da satarak bir iş adamına dönüşmesini izliyoruz. Başka bir deyişle; bir diğer doğru zamanda, doğru yerde, doğru kararı alarak her Amerikalı ‘sınırsız’ yükselebilir hikâyesi.

2 yorum:

filmhemenizle dedi ki...

Dallars Buyers Club çok güzel bir filmdi. Filme önyargı ile izledim neden önyargı ile izledim çünkü matthew mcconaughey'i esmer kaslı kazanova rolünde görmekten feci şekilde bıkmıştım. Ama bu filmde tam tersi bir karakter oynayarak o kalıptan hem çıktı hem de oyunculuğunu sağlam bir şekilde kanıtladı. True Detective ilede o kazanova adamı sildi adeta millete oyunculuk dersi verdi. Neyse izlemeyen herkese öneririm filmi güzeldir. Teşekkürler.

Sinema Datça dedi ki...

Sinemamızda zamanında gösterdiğimiz güzel filmlerden...

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...