25 Ekim 2011

Mr. Nobody


İzle ve Yorumla'nın ağına bugün Jared Leto, Diane Kruger ve Sarah Polley'nin başrollerini paylaştığı Mr. Nobody takıldı.


Hayat seçimleri zorunlu kılıyor, seçimlerse hayatın akışını belirliyor. Kadere mi inanmalı daha çok, yoksa tesadüflerin hayatımızdaki yerinin de hakkını vermeli mi? Rastlantılar, bir noktada kesişen başka bir noktada ayrılan yollar... Gelecek ne kadar öngörülebilir? Ne kadarıyla öngörülebilir? Sadece birkaç saniye bile sürprizler doğurabilecekken, aylar ya da yıllar işin içine girdiğinde en kolay görünen seçimleri yapmak bile nasıl mümkün olabilir? Bütün bunlar bu filmde müthiş bir sentezle seyirciye sunuluyor.


"You cannot go back, that's why it's hard to choose. You have to make the right choice. As long as you don't choose, everything remains possible."

Bu konu benzer biçimde The Butterfly Effect ve Sliding Doors adlı filmlerde de işlenmişti ancak bunu düşünerek bu filmi es geçmemeli; zira bu filmde diğerlerinden farklı olarak, detaylar konunun bütününden çok daha çarpıcı. Karakterler özenle seçilmiş, replikler kadar bakışlar da anlamlı ve etkileyici. Hiçbir nesne, sararmış bir yaprak bile öylesine kullanılmamış, hep bir amaca hizmet etmiş; hep bir sonuca bağlanmış ayrıntılar. Oyunculuklar kusursuz, özellikle Thomas Byrne (Nemo, 9 yaş), küçük yaşına rağmen harika bir performans sergilemiş. Hele ki müzikleri bazı sahnelerde amacını aşıyor ve filmden koparabiliyor izleyeni. Zaten Erik Satie ve Otis Redding gibi isimler de varsa, film defalarca izleniyor, müzikleri haricen dinleniyor, filmin replikleri müziklerinin içine yedirilerek playlistlerde yerini alıyor. Tek kızgınlığım filmde yer alan ariaların ne jenerikte ne de OST albümünde görülemiyor olması. Ah Pavane, bir de sen mahvettin beni!

"Why am I me and not someone else?"
"In chess, it's called Zugzwang when the only viable move is not to move."

Yazan ve yöneten Jaco Van Dormael belki de sırf Kelebek Etkisi adlı filmden bir parça da olsa esinlendiğini belirtmek istercesine şöyle bir repliğe yer vermiş filmde: 'Sen hiç "Kelebek Etkisi" diye bir şey duydun mu?' Kanat çırpışıyla bambaşka bir zaman ve mekanda fırtınaya neden olan rengarenk bir kelebek görülüyor sonra ekranda. Belki de yönetmen tam da bu sahnede "Kelebek etkisi işte budur!" diye haykırıyor.



Mr. Nobody, Van Dormael'in yazıp yönettiği 3. uzun metrajlı film. Filmler beşer yıl arayla çekilmiş. Diğer ikisi de Mr. Nobody gibi birçok ödül kazanmış, birçok ödüle aday gösterilmiş, birçok festivalde yer almış filmler. Bunların dışındakiler çoğunlukla kısa filmler ve belgeseller. Belki de yönetmen karakterlerden birini bu belgesel merakı yüzünden araştırmacı/bilim adamı yaparak, filmde bilimin cevabını henüz tam olarak bulamadığı sorulara yer vermiş. İnsan davranışlarının hormonsal kökleri, hayvan ile insan davranışları arasındaki benzerlikler, uzay-zaman ilişkisi... Bütün bunlar bize yönetmenin az ama öz üreten, itinayla çalışan biri olduğunu kanıtlıyor.


"There comes a time when everything seems narrow. Choices have been made, I can only continue on. I know myself like the back of my hand, I can predict my every reaction. My life has been cast in cement with airbags and seatbelts. I've done everything to reach this point and now that I'm here, I'm fucking bored. The hardest thing is knowing that I'm still alive.."

Zevkini beğenip önerilerine kulak verdiğim bir arkadaşımın bu film hakkındaki yorumunu paylaşarak sizi bu filmle baş başa bırakıyorum:
"Hayatın ne olduğunu, aslında yaşadığımız iyi veya kötü şeyleri hak ettiğimiz için değil; sadece olasılık dahilinde oldukları için yaşadığımızı, aşka bir başka açıdan bakmayı, hatta aşkın neden var olmadığını anlatan harikulade film."
Carl Sagan yaşasaydı da izleseydi...

2 yorum:

broken heart dedi ki...

Yorularınızı zevkle okuyorum ;)

erica arborea dedi ki...

Teşekkür ederim broken heart. Burada amacımız, izleyicilere bir filmi/diziyi izlemeden önce onlara hitap edip etmediğini anlamalarını sağlayabilmek. Bunu başarıyorsk tamamdır! Ne de olsa zaman kıymetli...

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...